Breath: isimdir. Nefes, soluk anlamına gelir. Take a deep breath. (Derin bir nefes al.)
Breathe: fiildir. Nefes alıp vermek,solumak anlamına gelir. It is healthy to breathe deeply. (Derin nefes alıp vermek sağlıklıdır.)
Then: Birbiri ardına gelen eylemleri ve zamanı bildirir. First brush your teeth, then sleep. (Önce dişlerini fırçala sonra uyu.)
Than: Karşılaştırma yapmak için kullanılır. Jack is taller than me. (Jack benden daha uzun.)
Advice: Tavsiye, öğüt anlamına gelir, isimdir. Your advice was very helpful to me. (Senin tavsiyenin bana çok yardımı dokundu.)
Advise: Tavsiyede bulunmak, öğütlemek anlamına gelir, fiildir. I like to advise people. (İnsanlara öğüt vermeyi severim.)
Affect: Etkilemek anlamına gelir. Commercials affect our desires. (Reklamlar isteklerimizi etkiler.)
Effect: Etki anlamına gelir. Side effects of this pills are strong. (Bu ilaçların yan etkileri çok güçlü.)
Emphaty: karşımızdaki insanın duygularını ve bakış açısını anlayabilme kabiliyetidir. My mother has a strong sense of emphaty. (Annemin çok güçlü bir empati duyusu var.)
Sympathy: başkalarının duygularını anlamak, halden anlamak gibi anlamları vardır. We felt symphaty for her. (Ona karşı sempati duyduk.)
İkisi de “savunma,müdafaa” anlamında gelir. Aralarında anlam açısından bir fark yoktur. Defence genellikle İngiliz İngilizcesinde, Defense ise Amerikan İngilizcesinde kullanılır.
You should learn self-defence/self-defense. (Kendi kendini savunmayı öğrenmelisin.)
Sıkça karıştırılan İngilizce kelimelerin detaylı listesi ve Türkçelerine buradan ulaşabilirsiniz: https://ingilizcebankasi.com/sikca-karistirilan-ingilizce-kelimeler/
Karıştırılan kelimeleri öğrendiğinizden emin olmak için bu testi çözüp kendinizi değerlendirebilirsiniz : https://ingilizcebankasi.com/confusing-words-kafa-karistirici-kelimeler-quiz/