Bağlayıcı Zarflar – İngilizce Dilbilgisi Terimleri


Bağlayıcı Zarflar – Dilbilgisi Terimleri / Conjunctive Adverbs – Grammatical Terms

Dilbilgisi Terimleri isimli konularda İngilizce dil bilgisi kapsamında terim ve tanımları ele alacağız. Aşağıda bağlayıcı zarflar (conjunctive adverbsile ilgili hazırladığımız konu anlatımı ve ilgili örnekleri bulabilirsiniz.

Bağlayıcı zarflar iki cümle ya da iki bağımsız cümle arasında yer alarak bu iki cümleyi bağlayan zarflara denir. Bu bağlaçların görevi bu iki cümlenin arasındaki ilişkiyi belirlemektedir. Ayrıca cümle içinde düşünce akışının kolayca değiştirilmesine de yardımcı olurlar. Bu zarflara örnekler verecek olursak;

likewise Aynı şekilde
meanwhile Aynı anda, bu arada
nevertheless Yine de, bununla beraber, buna rağmen
nonetheless Yine de, bununla beraber, buna rağmen
therefore Onun için, bu nedenle, bu yüzden
also De, da, dahi, hem de
consequently Sonuç itibariyle, bu nedenle, bundan dolayı
furthermore Dahası, ayrıca, üstelik
however Ancak, ama
incidentally Sırası gelmişken, sözü açılmışken, aklıma gelmişken
indeed Doğrusu, açıkçası, aslında

Birden fazla kelimeden oluşan ve geçiş cümleleri (transitional phrases) olarak görev yapan yani yukarıda belirttiğimiz gibi cümlelerdeki ana düşünceler arası geçişler sağlayan bağlayıcı zarflar ise şunlardır;

as a result Sonuç olarak, sonuç itibarıyla
for example Örneğin, mesela, farzı mahal
as a consequence Bu nedenle, sonuç olarak
on the contrary Aksine, bilakis, tersine

Bağlayıcı zarfların cümle içinde kullanımı
Aşağıda bağlayıcı zarflar cümle içinde kullanılarak örnekler verilmiştir, inceleyiniz.

The instructor’s German was poor; consequently, we hardly understood anything.Eğitmenin Almancası zayıftı dolayısıyla neredeyse hiçbir şey anlamadık.
The instructor’s German was poor. Consequently, we hardly understood anything.Eğitmenin Almancası zayıftı. Dolayısıyla neredeyse hiçbir şey anlamadık.

I know you were drunk; however, I am not responsible for your actions.Sarhoş olduğunu biliyordum ancak yaptıklarından ben sorumlu değilim.
I know you were drunk. However, I am not responsible for your actions.Sarhoş olduğunu biliyordum. Ancak, yaptıklarından ben sorumlu değilim.

I was injured; therefore, I was unable to play.Sakatlanmıştım, bu yüzden oynayamadım.
I was injured. Therefore, I was unable to play.Sakatlanmıştım, bu yüzden oynayamadım.

Bağlayıcı bir zarftan önce virgül kullanmamaya dikkat ediniz. Bağlayıcı zarflar ya bir cümle başı olarak ya da noktalı virgülün ardından kullanılabilir.