İngilizce’de nasıl hissettiğimizi anlatmak için temelde “to be” olmak ve “feel” hissetmek fiillerini kullanabiliriz.
“I am happy”, “I feel tired”, “I’m bored” “She feels unsafe here”, “They are optimist” gibi. Ancak bu filler dışında “get”, “become” “stay” ve “grow” gibi fiiller de kullanılabilir:
I get frustrated when people don’t understand what I’m trying to say. İnsanlar ne demek istediğimi anlamayınca sinirlenirim. (get frustrated sinirlenmek)
It is easy to become discouraged while looking for a job. İş ararken insanın hevesi hemen kırılabiliyor.
(become discouraged hevesi kırılmak)
He always stays hopeful and believes that everything is going to be all right. Hiç bir zaman umudunu kaybetmez ve her şeyin yoluna gireceğine inanır. (stay hopeful umudunu korumak)
After hours of waiting alone she finally grew impatient and left the room.Saatlerce yalnız bekledikten sonra sonunda sabrı taştı ve odayı terk etti. (grew impatient sabırsızlanmak)
Aşağıda duyguları anlatmak için kullanabileceğiniz kelimeleri bulabilirsiniz:
Pleasant Feelings Güzel, hoş, iyi duygular
Open Açık, anlayışlı
Accepting Uysal, ağır başlı
Amazed Şaşkın
Confident Kendinden emin
Easy Rahat, huzurlu
Free Özgür
Interested İlgili
Kind Nazik, kibar
Receptive Yenilikçi, yeniliğe açık
Reliable Güvenilir
Satisfied Memnun
Sympathetic Sempatik, birinin duygularını anlayıp paylaşan
Understanding Anlayışlı
Happy Mutlu
Cheerful Güleç, neşeli
Delighted Memnun, keyifli, kıvançlı
Ecstatic Mest olmuş, çok mutlu
Elated Çoşkun, kıvançlı
Festive Çoşkulu, bayramlık
Fortunate Talihli, kaderli
Gay Şen
Glad Memnun, hoşnut
Gleeful Neşe dolu, şen şakrak
Great Muhteşem, harikulade
Important İtibarlı, önemli, mühim
Joyous Keyifli, neşeli
Jubilant Çok sevinçli, mutluluktan havalara uçan
Lucky Şanslı
Merry Şatır, şen, neşeli
Overjoyed Ağzı kulaklarında
Sunny Neşeli, keyfi yerinde
Thankful Müteşekkir
Alive Canlı
Animated Canlı, haraketli
Courageous Cesur, yürekli
Energetic Hareketli, enerjik
Frisky Civelek, yerinde duramayan
Impulsive Gözü kara, atılgan, ivecen
Liberated Özgür, serbest
Optimistic İyimser
Playful Şakacı, muzip
Provocative Cazip, çekici, etkileyici
Spirited Ateşli, canlı cesaretli
Thrilled Çok heyecanlanmış
Wonderful Muhteşem, olağanüstü
Good İyi
At ease Rahat
Blessed Huzurlu, mübarek
Bright Akıllı, uyanık, gözü açık
Calm Sakin, dingin
Certain Emin, kararlı
Clever Zeki, akıllı
Comfortable Komforlu, rahat
Content Mutlu ve memnun
Encouraged Cesaretlendirilmiş, yüreklendirilmiş
Free and easy Senli benli, sıcak samimi
Peaceful Huzurlu
Pleased Memnun, hoşnut
Reassured Sakin, teminatlı, rahat
Relaxed Rahatlamış, gevşemiş
Serene Berrak, durgun
Surprised Şaşırmış
Love Sevgi
Admiration Hayranlık
Affectionate Şefkatli, müşfik
Attracted Etkilenmiş
Close Yakın
Comforted Avutulmuş, rahatlatılmış
Considerate Hürmetkâr
Devoted Fedakâr
Loved Sevgili
Loving Sevecen
Passionate Tutkulu, şevkli
Sensitive Hassas
Sympathy Sempati
Tender Narin
Touched Etkilenmiş, müteessir
Warm Sıcak, içten
Interested İlgi
Absorbed Dalmış
Affected Suni, yapmacık
Concerned Endişeli
Engrossed Kaptırmış, dalmış
Fascinated Büyülenmiş, ağzı açık kalmış
Inquisitive / Curious / Snoopy Çok meraklı, araştırmacı
Intrigued Çok etkilenmiş, takılı kalmış
Nosy Meraklı Melahat, her işe burnunu sokan
Positive Olumlu
Anxious Kaygılı
Bold / Brave / Daring Cüretkâr, cesur gözü pek, pervasız
Determined Kararlı
Eager / Keen İstekli, hevesli
Earnest Ağır başlı
Enthusiastic İstekli, meraklısı
Excited Heyecanlı
Hopeful Umutlu
Inspired Yaratıcı, heyecan verici
Intent Niyetli, gayretli
Strong Güçlü
Dynamic Dinamik, kanlı canlı, zıpkın gibi
Hardy Acar
Impulsive Gözü kara
Rebellious Asi
Secure Korkusuz, kaygısız
Sure / Certain Kendinden emin, şüphesiz
Tenacious Azimli
Unique Emsalsiz, tek
Difficult, unpleasant feelings
Angry Kızgın
Aggressive Agresif, saldırgan
Annoyed Kızmış
Bitter / resentful Gücenmiş, kinlenmiş, kızgın
Boiling Köpürme
Cross Bozuşmak
Enraged Çok kızmış, kudurmuş
Fuming Tepesi atma
Hateful Nefret dolu
Hostile Düşmanca
Incensed / infuriated Kızdırılmış
Indignant İçerlemiş
Inflamed Öfkeli, kabarmış
Insulting Onur kırıcı, küçük düşürücü
Irritated Öfkeli, rahatsız
Offensive Aşalayıcı, nahoş, çirkin, pis
Provoked Kışkırtılmış
Sore Mustarip
Unpleasant Hoş olmayan
Upset Üzgün
Worked up Çok üzgün veya heyecanlı
Depressed Depresif
A sense of loss Boşluk hissi
Abominable Pis, iğrenç, felaket
Ashamed Utanmış
Bad Kötü
Despicable Değersiz, hakir, alçak
Detestable İğrenç, nefret uyandıran
Disappointed Hayal kırıklığına uğramış
Disgusting Tiksinç, iğrenç
Dissatisfied Hoşnutsuz
Guilty Suçlu
In despair Çaresiz
Lousy Kötü, hasta, fena
Miserable Sefil, acınası
Powerless Güçsüz bitkin
Repugnant Aykırı, muhalif
Sulky Somurtkan
Terrible Berbat, korkunç, feci
Confused Karışık
Disillusioned Hayal kırıklığına uğramış
Distrustful Kuruntulu, itimatsız
Embarrassed Utanmış
Hesitant Tereddütlü, çekinceli, mızmız
Indecisive Kararsız
Lost Kayıp
Misgiving Kuruntu, kaygı
Perplexed Kafası karışık, şaşkın
Pessimistic Kötümser
Sceptical Şüpheci
Shy Utangaç
Stupefied Afallamış
Tense Gergin
Unbelieving İnanmayan, umutsuz
Uneasy Tedirgin, rahatsız, huzursuz
Unsure Belirsiz, güvensiz
Helpless Çaresiz
Alone Yalnız
Despair Çaresiz
Distressed Tükenmiş
Empty Boş
Fatigued Bitkin
Forced Zoraki, yapmacık
In a stew Paçaları tutuşmuş
Incapable Aciz
Inferior Değersiz, iş görmez
Paralyzed Eli ayağı tutmama
Pathetic Acınası, içler acısı
Tragic Trajik
Useless İşe yaramaz
Vulnerable Savunmasız, aciz
Woeful Istıraplı
Indifferent Farksız
Cold Soğuk
Disinterested İlgisiz, alakasız
Dull Sıkıcı
Insensitive Duygusuz, kaba
Lifeless Cansız, ruh gibi
Neutral Tarafsız
Nonchalant Kalesiz, kaygısız, ağırkanlı
Preoccupied Kafası meşgul, dalgın
Reserved İçe kapanık, utangaç
Weary Bitap
Afraid Korku
Alarmed Etekleri tutuşmuş
Cowardly Ödlek, korkak
Fearful Korkunç
Frightened Ürkmüş
Nervous Gergin, endişeli, kaygılı
Panic Panik olmak
Quaking Titremek (korkudan)
Restless Kıpırdak, kurtlu
Scared Korkmuş
Shaky Sarsak, zayıf
Suspicious Şüpheli
Terrified Dehşete kapılmış
Threatened / menaced Tehdit altında
Timid Çekingen
Wary Tedbirli
Worried Endişeli
Hurt Acı
Aching Sızı
Afflicted Sarsılmış
Agonized Istıraplı
Alienated Uzaklaştırma
Appalled Dehşete kapılmak
Crushed Ezilmiş, büzülmüş
Dejected Hüzünlü, kederli
Deprived Yoksul, muhtaç
Heartbroken Kalbi kırılmış, çok üzgün
Humiliated Küçük düşürülmüş, aşağılanmış
Injured Yaralanmış
Offended İncinmiş
Pained Canı yanmış
Rejected Reddedilmiş
Tormented Kafasının eti yenmiş
Tortured Eziyet çekmiş
Victimized Ezmek, aşağılamak, hor görmek
Wronged Mağdur, mazlum
Sad Üzüntü
Anguish Elem
Desolate Kimsesiz
Desperate Çaresiz
Dismayed Endişeli hayal kırıklığına uğranmış – üzgün
Grief Keder, gam
Grieved Mahzun
Lonely Yalnız
Mournful Yaslı, kederli, hazin
Sorrowful Dertli
Tearful Gözleri yaşlı
Unhappy Mutsuz