Yakın Geçmiş Zaman – İngilizce Dilbilgisi Terimleri


Yakın Geçmiş Zaman – Dilbilgisi Terimleri / Present Perfect Tense – Grammatical Terms

Dilbilgisi Terimleri isimli konularda İngilizce dil bilgisi kapsamında terim ve tanımları ele alacağız. Aşağıda yakın geçmiş zaman (present perfect tense) ile ilgili hazırladığımız konu anlatım ve ilgili örnekleri bulabilirsiniz.

The present perfect tense yani yakın geçmiş zaman her ne kadar isminde geçmiş ifadesi olmasa da geçmişte başlamış eylemleri ifade etmek için kullanılır. Ancak the simple past tense’den farklı olarak geçmişte başlamış eylemler bu zamanda, içinde bulunan zamanda hala devam ediyor ya da etkileri hala devam ediyordu.

Yakın Geçmiş Zamana Örnekler – Examples of the Present Perfect Tense
Aşağıdaki örneklerde yakın geçmiş zaman yapıları koyu ile yazılarak belirtilmiştir, inceleyiniz.

I have run three kilometres.
Üç kilometre koştum.
(Bu örnekteki zaman yakın geçmiş zamandır ve cümleyi söyleyen büyük ihtimal hala koşmaktadır ya da terlidir.)

I ran three kilometres.
Üç kilometre koştum.
(Bu örnekteki zaman ise geçmiş zamandır – the simple past tense ve cümleyi söyleyen koşma eylemini kesin olarak bitirmiştir.)

He has taken the wrong path again.
Yine yanlış yollara saptı.
(Hala yanlış yolda anlamını vermektedir.)

Yakın geçmiş zamanı olumsuz yapmak istediğimizde “has not” ya da “have not” yapılarını kullanabiliriz.

I have not taken the wrong path again.
Yine yanlış yollara sapmadım.

I haven’t seen this film yet.
Bu filmi daha izlemedim.

Soru yapısı ise aşağıdaki gibidir.

Have you taken the wrong path again?
Yine yanlış yollara mı saptın?

Have you seen this film yet?
Bu filmi daha izlemedin mi?

Yakın Geçmiş Zamanı Anlamak
Aşağıda yakın geçmiş zamanın daha iyi anlaşılmasına yönelik hazırlanmış bir grafiğe yer verilmiştir, inceleyiniz.

present_perfect_tense

Diğer Geniş Zamanlar – The Other Present Tenses
Dört geniş zamandan biri olan yakın geçmiş zaman dışındaki geniş zamanlara aşağıdaki tabloda yer verilmiştir.

Dört Geniş Zaman

Örnekler

simple present tense

I do

present progressive tense

I am doing

present perfect tense

I have done

present perfect progressive tense

I have been doing