Morgan found a brown kitty on the streets. The kitty had a broken paw.
(Morgan sokaklarda kahverengi bir kedi buldu. Kitty’nin kırık pençeleri vardı.)
It looked like it was in pain. Morgan did not want to leave it alone, so he carried it home
(Acı içinde gözüküyordu. Morgan onu yalnız bırakmak istemedi, bu yüzden eve götürdü.)
He put it in a small box. He asked his dad if he could keep it. His dad said no.
( Küçük bir kutuya koydu. Babasına saklayıp saklayamıyacağını sordu. Babası hayır demişti.)
The brown kitty might be sick. Morgan took the kitty to the veterinarian.
(Kahverengi kedi hasta olabilir. Morgan kediyi veterinere götürdü.)
The kitty had a few broken bones in its paw, but it was okay.
(Kedinin pençesinde birkaç kırık kemik vardı, ama sorun yoktu.)
Morgan asked his dad again if he could keep it. He said that the kitty’s bones had to heal.
(Morgan saklayabilmesi için babasına tekrar sordu. Kitty’nin kemiklerinin iyileşmesi gerektiğini söyledi.)
His dad said okay. Morgan took good care of the brown kitty.
(Babası kediyi evde tutmasına izin verdi. Morgan kahverengi kediye iyi baktı.)
