Bu zarflar bir şeyin ya da bir durumun ne sıklıkla yapıldığı hakkında bilgi verir. How often sorusu ya da how many times sorusuna cevap olarak bu zarflar kullanılır.
They were almost fifty when they got married.
( Elendiklerinde neredeyse 50 yaşındalardı.)
He hardly ever say something nice to his wife.
( Nadiren karısına güzel bir söz söyler.)
While overseas, he frequently phoned home.
( Deniz aşırıdayken sık sık evi arardı.)
she never smiled back.
( O asla gülümsemezdi.)
We only write to each other very occasionally.
( Birbirimize çoğunlukla yazarız.)
Peter seldom reads the Bible.
( Peter nadiren İncil okur.)
Sometimes he stays late in the office to complete his work.
( Bazen ofiste geç saatlere kadar kalır.)
Our cat was bitten twice by the same dog.
( Kedimiz aynı köpek tarafından iki defa ısırıldı.)
The man usually proposes marriage.
( Adam genellikle evlenme teklifi eder.)
She is always honest.
( O her zaman dürüsttür.)
I have often wondered how they did that.
( Onların onu nasıl yaptığını sık sık merak ederim.)
I always get up at 10 o’clock on Sundays.
(Pazarları daima saat 10’de kalkarım.)
What time do you usually go to school?
(Okula genellikle saat kaçta gidersin?)
We often brush our teeth.
(Biz sık sık dişlerimizi fırçalarız.)
My parents can seldom go on holiday.
(Annem ve babam nadiren tatile çıkabiliyorlar.)