Tables Are Turned Bir durumun, daha önce dezavantajlı olan kişinin lehine değiştiğini ifade eder.
Tackle An Issue Bir sorunu ele almak, değerlendirmek, üstesinden gelmek.
Take A Back Seat Arka plana çekilmek ya da daha düşük statüde bir pozisyona geçmek.
Take A Hike Defol git, çık git vb.
Take A Leaf Out Of Someone’s Book Birinin yaptıklarını taklit etmek, izinden yürümek.
Take A Nosedive İşleri bir anda kötüye gitmek, tepetaklak olmak
Take A Punch Dalga geçmek, vurmak, dürtmek.
Take A Raincheck Bir dahaki sefere geleceğini söyleyerek bir daveti nazikçe reddetmek ya da ertelemek. (Kısaca “raincheck” şeklinde de kullanılır.)
Take A Shine To Hoşlanmak, kanı ısınmak, kanı kaynamak.
Take A Straw Poll Bir grup insanın belli bir konudaki fikirlerini almak.